şaşırtıcı rastlaşmalar...

İnsan okurken en alakasız kitaplarda, ilginç bilgilere raslayabiliyor. Bugün 'Güneyli bayan'ın özel defteri' adlı kitapta, Malcolm X'in de konutuğu Washington yürüyüşüne katıldığını, bu konuda bir yazı yazmak için Malcolm'un arkadaşlarından birinin yardımıyla birkaç kişi ayarladığını okudum. 
Malcolm'un konuşmasını, o dönem yaygın olan zenci papazlara benzettiği için dinlemekten sıkılarak yenek aramaya gittiğini sölüyor. Kendisi yarı Yahudi bir Alman olarak Amerika'ya yerleşen bir aileye mensup sosyalist bir kişi. Gazetecilik, hikaye ve senaryo yazarlığı yapmış. Hatta 2. DÜNYA SAVAŞINDA, Ruslar kazanmadan önce oradaki hatlara gidip ziyaretler yapmış davet üzerine.
İSPANYOL İÇSAVAŞINDA oraya da gider. şöförüyle Madrid'e giderken bir dağ köyüne uğrarlar. söföre savaş sebebiyle insanların aç olduklarını söyler o da: Hiçbir şeyleri yoksa söylerler, varsa verirler, der. 
Köye çıkarken Luis: Nerede bu kadar yüksekte bir kilise varsa, orada o kadar çok fakir vardır. Bize bir şeyler verirler, der. Gerçekten de onlara ikram yaparlar, o da ev sahibesinin hoşuna giden ayakkabısını orada bırakır göstermeden. Çok tanıdık bir olay bu. Devletlerden öte bir ortak refleks var. Tabi kapitalizmin modernizmin(!) baskınlığı arttıkça bu güzel hasletler de arkaikleşiyor üzücü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder